Van Eğitim Tarihi Müzesi duygulu anlar yaşattı
Van Atatürk Anadolu Lisesinde eski eşya ve belgelerin sergilendiği "İl Eğitim Tarihi Müzesi" duygulu anlar yaşattı.
Van İl Milli Eğitim Müdürlüğünce, öğrencilerin geçmişle gelecek arasında bağlantı kurmalarına katkı sağlamak ve eskiye yönelik görsel hafıza oluşturmak amacıyla Atatürk Anadolu Lisesinde bir müze oluşturuldu. Atatürk Anadolu Lisesi Resim Öğretmeni Hamza Durgun, kent merkezi ve ilçelerden kayıt defterleri, önceki dönemlerde görev yapan öğretmenlerin fotoğrafları, daktilo, ses kayıt cihazı, kömürlü ütü, megafon, önlük ve çeşitli eğitim materyallerini topladı. Yaklaşık 3 aylık bir çalışmanın ardından 100'den fazla eşya ve belgenin yerleştirildiği müzeyi eski mezunların ziyaretine açan Durgun, "4 yıl önce tüm illerde bir il eğitim tarih müzesi açıldı. Atatürk Anadolu Lisesi de Van’ın en köklü okulu olduğu için müze burada oluşturuldu. Eserleri bulmak, fotoğrafları çıkarmak, reklam vesaire çok yorucu ve zahmetli oldu. Ama hatıralar büyük, güzel hatıralar var. Mezunlar için hazırlık yaptık. Onlarda ilk kez görecekler. Müdürlerimiz kendi küçük defterlerinde fotoğraflarını görecekler. Biraz duygulanacaklar, biraz hüzünlenecekler. Çünkü yaklaşık 40 yıl öncesine gidecekler. İnşallah memnun kalırlar” dedi.
Müzeyi gezen eski mezunlar ise gördükleri eşya ve belgeler karşısında gözyaşlarını tutamadılar. 1975-1976 mezunu olan Bülent Baysal isimli vatandaş, okul sonrasında 38 yıl boyunca Van’ın özlemini çektiğini vurgulayarak, “İl dışındaydım ve 38 yıl Van’ın özleminin çektim. O özlem bize birçok şiir yazdırttı. Birçok dostluğu arattı. O kadar duygu doluyum ki, kelimelere dökmekte zorlanıyorum. Resimlere bakıyorum da şu köklü okulun yetiştirdiği nice mücevherler var. Her biri onurumuz, gururumuz olmuş. Ebediyete göçmüş olan bütün öğretmenlerimizin, arkadaşlarımızın ruhları şad olsun. Sağ olanlara da uzun ömürler diliyorum” ifadelerini kullandı.
Eski dostlarından, arkadaşlarından ve özellikle ‘Dadaş’ lakaplı eski Okul Müdürü Servet Aydınoğlu’ndan bahsederken gözyaşlarına hakim olamayan Baysal, “O güzel günleri, o güzellikleri tekrar yaşadım. Çok güzel günlerdi. Arkadaşlık vardı, dostluk vardı, samimiyet vardı. Hepimiz kardeş gibiydik. Kimsenin kimseyle kırgınlığı olmazdı. Harika günlerdi. Dadaş’ı anmadan geçemem. O, hepimizin babasıydı, çok iyi bir insandı” diye konuştu.